Burası benim Not Defterim olduğuna göre, ben de zaman zaman gazetelerde gördüğüm ve beni ilgilendiren şeyleri kesip sakladığıma göre, düşündüm ki, böyle bir şey de başlatayım...
Bu sabah Hürriyet gazetesinin Cumartesi eki'nde Arto Tunçboyacıyan ile yapılmış bir söyleşi var. Beni okuyanlar ve özellikle de şahsen tanıyanlar çok iyi bilirler, en sevdiğim müzisyendir. İnsanlığına ve sanatına hayranımdır ve çok eskiden de şahsen tanırım.
İlk dikkatimi çeken yeni bir fotoğraf olmaması oldu gazetede. Eskileri kullanmışlar, hatta çok klasik Arto fotoğraflarını. Daha söyleşinin ilk sorularında söyleşinin uzaktan kumandayla yapıldığı belli. Yani yüzyüze yapılmamış. Ama böyle bir şey gerekliydi, çok da güzel olmuş.
Buyurun...
Bu bir plaj bikini albümü değil
6 Eylül 2008
Hakan GENCE
6 Eylül 2008
Hakan GENCE
Sezen Aksu bu yaz üç sene aradan sonra Denizyıldızı isimli albümünü çıkardı ve çok konuşuldu. Albümdeki tarz değişikliği, otobiyografik şarkılar, hayatla hesaplaşma, kimileri tarafından beğenildi, kimileri umduğunu bulamadığını söyledi. Sezen Aksu ise sadece "Daha önce olmadığı kadar kişisel sözler ortaya çıktı" demekle yetindi.Denizyıldızı albümünün yapım aşamasından son noktasına kadar işin içinde olan bir isim vardı: Albümün prodüktörü Arto Tunçboyacıyan. Altı şarkının bestesi, sekiz şarkının düzenlemesi ona aitti. ABD’de yaşayan Arto Tunçboyacıyan’a yapılan eleştirileri sorduk.
Sezen Aksu’nun Denizyıldızı albümünü nasıl tarif edersiniz?
-Cesaretli, açık, dürüst, araştırmacı, kaliteli ve heyecanlı.
Bu albümün diğer Sezen Aksu albümlerinden farkları ne?
-Bugüne kadar içinde bulunduğu toplumun dışına çıkıp dünya pazarına ve tüm insanlığa sesleniyor.
Albümün müzik tarzı için "Bir yenilik başlattık" demişsiniz. Bu yeniliği anlatır mısınız?
-Türk popunun belirli bir müzik anlayışı var. Bu albümde bestelerle, sözlerle, aranjmanlarla, enstrümanların birleşimleriyle, sound kalitesiyle ve şarkıların sıralamasıyla bu anlayışın dışına çıkıldı. Tabii bütün bunların arkasında bir de felsefe var. O da kendi öz lezzetini kaybetmeden tüm insanlığa hitap edebilmesi.
Bu değişim gelecek Sezen Aksu albümlerinde de devam edecek mi?
-Bu sorunun yarısını Sezen’e sorman lazım. Bence bu bir düşüncenin başlangıcı. Ümit ederim ki devam eder, etmese de ben o tatla devam ediyorum.
BİRİLERİ ZORLA CEHALETİNİ İSPAT ETMEYE ÇALIŞIYOR
Albümdeki sözlerde toplumsal konular ve otobiyografik özellikler ön plana çıkıyor. Bu önceden belirlediğiniz bir konsept miydi?
-Bu bir konsept değil, gerçek bir düşünce. Tabii ki sözlerde toplumu ilgilendiren anlamlar var, bu da Sezen’in topluma söyleyecek sözü olduğunu ve toplumdan birisi olduğunu gösteriyor. Bence daha da enteresanı, bu felsefenin yani şiddetin ve haksızlıkların insanlığa bir faydası olmayacağını anlatım şekli.
Şarkıların aşk şarkıları bekleyenleri pek tatmin etmediği söyleniyor. Sizce de öyle mi?
-O zaman sevgililerini değiştirsinler! Şaka tabii... Sezen zaten kendi yaşadığı aşkı, başkalarının sevgilerini ve toplumla ilgili düşüncelerini anlatan biri. Onun araştırmacı bir sanatçı olduğunu insanlar unutmasın.
Peki sizi de aşk şarkıları yerine bu tür şarkılar mı daha çok cezbediyor?
-Tabii aşk insanlığın büyük bir parçası fakat bu aşkı ne şekilde algıladığınıza bağlı. Bugün eğer Türk pop piyasasındaki şarkı sözlerine bakarsanız yüzde 95’inin sözleri aynı anlama geliyor. Pop müzik pazarında aşk artık lezzetini, özelliğini kaybetmiş bir iş haline geldi. Bu yüzden de toplumu ve insanlığı anlatan sözler beni daha çok ilgilendiriyor. Aşk zaten insanlığın içinde.
Köşe yazarları albümü eleştirdi. Bazıları beğendi, bazıları beğenmedi. Sizce eleştirilerin nedeni tarzının anlaşılamaması mı?
-Ben kritiğe açık bir insanım. Her yenilikte olduğu gibi herkes sevmek mecburiyetinde değil, fakat kimse kalitesiz diyemez. Müzik dünyasını bilen biri bu projenin ne kalitede olduğunu anlar. Bazı köşe yazarları toplumu kendileri gibi köşeye sıkıştırıyorlar, bazıları da o köşeden dünyaya dürüstçe açılıyorlar. Zaten CD’nin tarzında da anlaşılmayacak bir şey yok sadece alışılmışın dışına çıkılmış ve bana da bu heyecan veriyor.
Albümü dinlerken şarkıların birisinin bitip diğerinin başladığının fark edilmediği de söylendi. Katılıyor musunuz?
-Bunu söyleyenlerin herhalde kulaklarında rahatsızlık var veya ritim bilmiyorlar. Yine aynı yere geliyoruz: Bu albüm, sohbet anında arka plan müziği olacak veya yalnız sözleri dinlenecek bir çalışma değil. Müziği burada dinleyen herkes Sezen’i bilmedikleri halde enteresan ve kaliteli buluyor. Albümün arkasındaki felsefeyi ve şarkı sözlerini açıkladığımda da saygı duyuyorlar. Bizler işimizi bilen insanlarız, herhalde bir yanlışlık veya kalitesizliğin kulağımızdan kaçacağına ihtimal vermiyorsunuz. Sanki birileri zorla cehaletini ispatlamaya çalışıyor.
İNSANLAR YAZIN MUTLU KIŞIN MUTSUZ MU OLUR?
Albüm bir yaz albümü olmanın dışında biraz depresif. Neden hareketli ve esprili şarkılar bu albümde daha az?
-Bizler de bu albümün plaj bikini albümü olmadığını biliyoruz. Fakat insanlar yazın mutlu, kışın mutsuz mu? Bu CD’deki felsefe bu toplumun yaşadığı hayatın sözleri. Bence bir şeyler toplumu rahatsız ediyor ve bir sanatçı bunu iyi niyetiyle dile getiriyorsa bunun yazı, kışı olmaz. Mutlu olmalısınız, problemler ortaya çıkarılarak halledilir, köşeye sıkıştırılarak değil.
Peki bu sizin mi yoksa Sezen Aksu’nun mu ruh haliyle alakalıydı?
-Bu projenin temelinde olanların birleştiği ruh haliyle alakalıydı.
Sizce bu albümdeki şarkı sözleri daha çok hangi kitleye hitap ediyor?
-"Sürpriz aşkım dün gece başka birisinden çocuk yaptım" demeyecek insanlara.
Albüm Sezen Aksu’nun kendi içine dönüşü ve olgunluk albümü olarak yorumlanabilir mi?
-Onu Sezen’e sorarsan daha doğru ve daha gerçek cevap alabilirsin.
Denizyıldızı Sezen Aksu diskografisinde nasıl bir yere sahip olacak?
-Kaliteli, hevesli, heyecanlı, umut veren bir kapının açılışının başlangıcı.
Albümde sizi en etkileyen şarkı hangisi?
-On ay. Ayda’nın babasına eşlik etmesinin hikayesinin heyecanı ve Onno’nun parmaklarının şarkıda duyulması beni etkiliyor.
ONNO HER SESTE VE HER ZAMAN İÇİMİZDE
Parçalar seçilirken ben ve Sezen, Onno ile ilgili parçaları biraraya getirip ona ait özel bir bölüm oluşturduk. Bu da bence bir tesadüf değildi. Sezen de ben de her zaman Onno ile yaşıyoruz.
ARAŞTIRMACI BİR GRUBUMUZ VAR
Arto Tunçboyacıyan çalışmalarına hem bireysel olarak hem de yeni kurdukları Human Element isimli grubuyla devam ediyor. Human Element’i şöyle anlatıyor: "Araştırmacı ve yeniliklerle ilgilenen bir grubuz. Şimdilerde de bir albüm üzerinde çalışıyoruz." Yurtdışı çalışmalarının hareketli geçtiğini söylüyor: "15 Ağustos’ta Los Angeles Walt Disney Concert Salonu’nda Armenian Navy Band ile konser verdik. Boş yer yoktu. Rus filmi Platon’un müziklerini yaptık. Moskova’da da konserler var."
MR. AVANT GARDE FOLK
Albüm kapağında Arto Tunçboyacıyan’ın isminin yanında "Mr. Avant Garde Folk" yazıyor. Anlamını soruyorum: "Kendi öz lezzetini kaybetmeden hayat tecrübeleriyle yarını hayal eden" diyor. "Müzik anlayışım da bu tarzda olduğu için bu benim lakabım."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder