Benim için
Prokopi, şımarmak ve şımartılmak demek.
Prokopi en
güzel yemekleri yiyebileceğiniz, en harika müzikleri dinleyebileceğiniz, en iyi
içkileri içebileceğiniz, kendinizi kendinize ait bir sarayda hissedeceğiniz bir
mekân.
İnanın
abartmıyorum. Ama nasıl oluyor da bu kadar muhteşem bir duyguyu sizlere
yaşatabiliyor bu mekân?
Alex ve
Yudum bu sorunun cevabı.
Tabii
personeli de unutmamak lazım. Kendiniz iyi hissetmeniz, orada geçirdiğiniz anın
tadını çıkartmanız için ellerinden geleni yapıyorlar hep birlikte.
Dekorundan
mutfağına her şey harika.
Mutfağı
zaten tartışılmaz Prokopi’nin. Türk, Ermeni, Rum ve Avrupa mutfağından pek çok
şey sunabiliyorlar. Ama benim her zaman favorim, mezeleri. Özellikle de, ah o
topik ah! Yemek konusunda da harikalar. Müşterisini misafir olarak görmenin getirdiği
bir duyarlılıkla, bazen listede olmayan bir şeyi yaratıverirler bir anda, öyle
bir lezzettir ki, tadı gerçek anlamda damağınızda kalır.
Geçende kız
kardeşim Zeynep Everi ve ben Amerika’dan gelen bir akrabamız ve eşiyle buluşup
yemek yedik. Mizyal ve Peter ‘siz seçin yeri’ deyince Zeynep ve ben hiç
düşünmeden ‘Prokopi’ dedik. Çünkü biliyoruz ki, bayılacaklar.
Nitekim
öyle de oldu. Baba tarafından akrabamız sevgili Mizyal’in kocası Alman
asıllıdır ama Türk gibidir. Büyükbabamızı, babamızı, amcamızı, babaannemizi
velhasıl aslında tüm aileyi gayet iyi tanır ve oldukça uzun yıllar çok iyi dostluğu
olmuştur. Aynı şekilde Türkiye'yi ve Türk mutfağını da bilir.
Sevgili
Alex’in o gece bize hazırlattığı mezeler benim için gayet normal, her zaman
bildiğim tatlardı. Prokopi’nin mutfağıydı işte. Ama Peter’in yorumu çok hoştu: “Ben
onca senedir Türkiye’nin her yerinde pek çok mekânda yemek yedim, İstanbul’da
bilmediğim yer yok gibidir. Burada yediğim meze gibi meze hiçbir yerde yemedim.
Her şey harika, inanılmaz bir tat. Sevgi katılmış gibi içine yediğin her şeyin…”
dedi.
Haklı…
Çünkü Prokopi’nin mutfağında aşk var. Prokopi’deki sihir de bu zaten.
Her zaman
bir sürpriz, bir yenilik vardır Prokopi’de.
Geçenlerde
muhteşem bir geceye denk geldim. Duduk ustası Suren Asatryan ve Ashot Vardaryan
(piyano, vokal) muhteşem bir müzik ziyafeti sundular.
Cuma ve
Cumartesi geceleri canlı müzik oluyor genelde.
Yunanca, Ermenice, Türkçe ve daha neler neler. Müziğe, dansa, yemeğe,
içmeye, eğlenceye doyuyor insan. Kaçırılmaz.
Ayrıca
Prokopi iki katlı mekânıyla özel her türlü toplantı için de uygun bir yer. Her
türlü isteği karşılayabiliyorlar ve ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar sizin
iyi ve kaliteli vakit geçirmeniz için.
Ben severim
dışarıda geçirilen kaliteli vakitleri, yemeği, içmeyi. O yüzden de
seçiciyimdir. Bu salaş bir meyhane de olabilir, illa beş yıldız lokanta olması
gerekmez. Birçok yer sayabilirim gitmekten zevk aldığım.
Ama herkesin
bir favori mekânı vardır. Benimkisi de Prokopi.
Sevgili
Alex & Yudum ve tabii tüm emeği geçenler, ne sizin dostluğunuzdan ne de Prokopi’den
vazgeçemem ben. İyi ki varsınız…
PROKOPİ BEYOĞLU
Kurabiye Sokak No. 17 Beyoğlu - İstanbul
Tel: 0212 - 292 59 76
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder