11 Nisan 2012 Çarşamba

Bugün Günlerden BEN!

Bugün benim doğum günüm. O yüzden bugün günlerden BEN!

Severim ben doğum günlerini. Özellikle de kendiminkileri.

Hatta itiraf edeyim koca sene içinde benim için en önemli gün doğum günümdür.

11 Nisan… Bana başka gibi gelir o gün. Tüm tarihler içinde bambaşka görünür gözüme. Takvimde tüm günlerin içinden sıyrılıp gözüme gözüme girer.

Belki herkes için böyledir bu. Herkesin doğum günü kendine özeldir. Bir başkadır.

O gün senin ilk nefes aldığın, dünyaya merhaba dediğin günün üstünden geçen yıllara bir yıl daha eklenmiştir.

Özeldir özeldir…

Doğum günümü ilk saniyelerinden son saniyesine kadar doya doya yaşamayı severim.

Şımartılmayı severim doğum günlerimde.

Şımartılmak hediye almak anlamında değil, hatırlanmak anlamındadır.

Facebook çıktı çıkalı hatırlamak, hatırlanmak artık çok daha kolay. Hatta unuttum demek mümkün bile değil. Tek bir yalan olabilir belki “o gün Facebook’a bakmadım” gibi…

Twitter sokak gibi, oradan bunu öğrenmek mümkün değil, ancak biliyorsan oradan tebrik edersin. Ama Twitter çok çabuk harcayan ve harcanan bir şey.

Facebook’ta yazılan şeyler kalıcı. İstersen tabii. İstersen gizler ya da silersin. Ev gibi, kendi evin gibi… Orada istediğini paylaşır, istemediğini saklarsın ya da görmezden gelirsin.

Bu sene tebrik yağıyor bana. Bu satırları yazarken hâlâ gelmeye devam ediyordu. Sırf Facebook duvarıma yazılan üç yüzü geçmişti. Daha bitmez, yazarlar, gece yarısı olana kadar devam eder, hatta yarına da sarkar tebrikler…


Bu arada Facebook’ta özelden yazanlar, “ben Facebook’a yazmam, bana ne, sesimi duy” diyenler, “Facebook’a da yazarım, telefonla da tebrik ederim” diyenler aradılar ve hâlâ arıyor birçok dostum. Bunların dışında cep telefonundan mesaj atanlar, mail yollayanlar, hem Facebook hem de Twitter’a yazanlar da var. Bir de yalnızca Twitter’a yazanlar…

Hepsi aynı, hepsi güzel ve hepsi inanılmaz mutlu ediyor beni.

Bu sene dilekler, temenniler ve kutlayış tarzları da biraz farklı eskiye göre. Aslında bazılarını buraya yazmak isterdim ama ayırım yapmak gibi olur diye yazmamaya karar verdim.

Enteresandır ki, pek çok kişi, en güzel yıl olsun diyor.

Nedendir bilmem, başka doğum günü görür müyüm orasını da ancak Allah bilir tabii ama çok hoşuma gitti bu temenniler.

Zamansız kadın, zamanla akan kadın demiş biri (bunu yazmadan edemedim) buna bayıldım.

Ben zamansız kalmaya ve zamanla birlikte akmaya devam edeceğim.

Neler diliyorum yeni yaşımdan?


Beyaz sayfaya yazıyorum…

Tabii ki sağlık ve huzur, bunlar önemli. Olmazsa diğer dilekler yerine gelse ne olur, gelmese ne olur?

Enerjim her şeye yetsin, aşk daim olsun; kafamdaki iş projelerimi hakkıyla ve başarıyla gerçekleştireyim; beni şaşırtacak güzellikte yeni projeler olsun; Mardin hep olsun hayatımda, hep gidip geleyim; sevdiğim ülke ve şehirlere gideyim bol bol; yepyeni ve bambaşka projeler çıksın karşıma ve başarıyla sonuçlansınlar; senaryom girdiği güzel yolda devam etsin yürümeye; bana müthiş mutluluk ve heyecan veren Mardin kitabımı ve romanımı yazıp bitireyim; Pargalı İbrahim Paşa ile ilgili her projemi başarıyla gerçekleştireyim…

Dünya ve hayvanlarla ve hatta veganlıkla ilgili de pek çok dileğim var. Ama bunları yüksek sesle söylemeyeceğim… Özel dileklerimi de… Bazı dileklerim de bana kalsın mümkünse…

Doğum günlerini seviyorum… Çocuklar gibi… Çocuklar da sever. Ama onlar eğlenmek, pastalardaki mumları üflemek ve her şeyden öte alacakları hediyeler için bayılırlar doğum günlerine. Ben de öyleydim bir zamanlar ama artık farklı sebeplerden dolayı seviyorum doğum günümü. Yeni bir senenin enerjisi, yepyeni başlangıçlar, alın kararlar vs bunlar güzel şeyler işte…

Severim ben doğum günlerini. Özellikle de kendiminkileri.

Bugün benim doğum günüm. O yüzden bugün günlerden BEN!

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails