20 Aralık 2008 Cumartesi

Oradan, buradan, havadan, sudan - 14

Bugün güne hoş başladım... Sevgili Vahram Gesar dostumdan mail gelmişti. Vahram Gesar amcamın arkadaşı, büyükbabamı da gayet iyi tanıyan eski bir Bebek'li. Mailine bir fotoğraf iliştirmiş. Amerika'da yaşayan ve senede birkaç kez Türkiye'ye gelen, gene eski bir Bebek'li olan sevgili Nur Ener'in Vahram'a yolladığı 1952 senesine ait bir fotoğraf. Vahram 'Sevineceksin muhakkak' diye de not düşmüş. Sevinmek ne kelime? Havalara uçtum.

Fotoğraftakiler: büyükbabam Kemal T. Everi, Nur Ener'in annesi Ferzan hanım ve en sağdaki de babaannem Schatzi.


Sonra Othello ile veterinere gittik. Yasin'e... Othello artık ayda bir kere şeker ölçümüne gidiyor. Eskiden iki haftada birdi. Bu günlerde de aç gitmesi gerekiyor, açlık şekeri ölçülüyor haliyle. Bu durumda bir gece önceden gece yarısından itibaren veterinere gidene kadar bir şey yememesi gerekiyor. Othello nasıl dayanır bu duruma?



O günlerde Yasin ya da Timur abileri bir şeyler yedirene kadar 'çile bülbülüm çile' diye şarkı söylüyor.

(Bu tablo her ay birkaç kez tekrarlanır. İyi ki varsınız Timur ve Yasin - fotoğraftaki duruşa göre!)

O sabahlarda büyük umutlarla mama bekliyor. Baktı ki, yok mama, kahvaltı sofrasına oturup tabağımdaki şeylere asılıyor.



(Özellikle de annemden medet umuyor.)

Ama kimseden bir şey alamayınca da mama kabını aramaya başlıyor. Garibim bu çile uzamasın diye çok hızlı kahvaltı edip hemen götürüyorum oğluşumu veterinere. Zaten Taksim'e gidene kadar ağlayıp duruyor arabada...


Neyse... Bugün Othello için biraz farklıydı, çünkü veterinerden sonra doğruca eve gitmedi her zaman yaptığımız gibi. Hayattaki en büyük aşkına, Zeynep teyzesine gittik.


(Bunlar hep böyle. Eh, ikisi de yengeç burcu. Aşk yaşıyorlar, aşk.)

Ama bugün gerçekten çok farklıydı Othello için. Çünkü uzun zamandır veterinerden sonra teyzesinin evinde saatlerce kaldı, Zeynep'in kedisi Neno'nun mamalarını yedi, Zeynep'in yatak odasında sırtını kalorifere dayayıp yattı ve Neno'yla pis pis bakıştılar.


Biz de Zeynep'le alış veriş falan yaptık. Ben sonra Zeynep'e Keten Tohumu Omleti yaptım. Merak edenler için tarifi VEGAN blogumda.


Güzeldi, hoş bir gündü, uzun zamandır kendimi bu kadar iyi hissetmemiştim...

Tüm bunlara rağmen bütün gün aklımda olan şeyle bu yazıyı bitireyim. Bugün tam bir yıl oldu. Savaş Dinçel bu dünyadan gideli tam bir yıl! Ayışığım... Seni çok özlüyorum...

11 yorum:

Zeynep Everi dedi ki...

CANIM YAAA OThishim benimmmm:) Çok şeker olmuş yazın fotolarla birlikte. Canım ablam sağolasın beni yağmurlarda alışverişe taşıdığını yazmamışssın ama. Gerçekten harika bir cumartesi oldu. Ben de kendimi çoook iyi hissettim. Neno siz gittikten sonra paso kucağımdaydı. Öpüldünüz ablası ve oğlu 4 ayaklı yün fabrikası. Luv ya sis ;)

Aydan Atlayan Kedi dedi ki...

Seni okumak güzel her zaman olduğu gibi... Bin renkli bir çiçeğe bakar gibi...

Nükhet Everi dedi ki...

Sevgili sister: sen de sağol varol... :)

Aydan Atlayan Kediciğim, çok zarifsin, çok teşekkür ederim. Sen de benim okumaktan zevk aldığım 'ender' kişilerden birisin!

Zeynep Everi dedi ki...

Ben bu AY kedisini çok seviyorum yaaa :))))))))canım benim kedicik dünya tatlısı.

parka dedi ki...

Merhaba

Zeynepin salatasından sonra yaptığınız bu omletin fotoğraflarını görmek güzeldi :)

Esenkal

Kara Kalem

Nükhet Everi dedi ki...

Kara Kalem yazdığının ne anlama geldiğini anladımsa Arap olayım...

parka dedi ki...

Sevgili Nükhet :)

Arap olmana gerek yok. Zeynepin bloğunda bir gün kendisi için hazırlamış olduğu salata tabağını görünce,içindeki malzemenin güvensiz perspektifine bir iki mizahi dokundurma yazmıştım. Bende o yazısını okuduğunu düşünerek kardeşler arasındaki salata ve omlet kombinasyonuna bir yaklaşım farkı getirmek istedim. Bu yüzden arap olma aşamasına gelecek kadar özverili olduğunu bilseydim dilimi tutar, zeynepin salatasından öleceğimi bilsem dahi bir iki çatal yerdim :))))) Her şey latife tabiki. Sana güzel akşamlar diliyorum.

Saygılarımla

Ahmet

Nükhet Everi dedi ki...

Sevgili Kara Kalem... Öncelikle, tabii ki kardeşimin yazısını okudum ama belli bir süre sonra yorumları okumadım. Senin o yorumunu da daha yeni gördüm.
Damak tadı diye bir şey var haliyle. Ben örneğin veganım. Raw&live öncelikli yaşamaya çalışan ve hiçbir hayvansal ürün tüketmeyen biriyim. Zeynep ise gayet iyi aşçı olan bir hatundur. Annem de öyledir, aslında ben de, ama ben artık kimseye etli metli şeyler yapmıyorum(beğenmeyen almasın küçük oğluna misali). Bence de bazen Zeynep'in salatalar konusunda garip bir yaklaşımı var ama o da bir zevk ve tercih meselesi. Ben salatayı kuruturum o ıslak yapar örneğin. O salatayı ben de yemezdim açıkçası, nar ekşisi sevmem. Arap olmak kolay benim için ayrıca, devamlı Suriye sınırında dolaşan biri olduğuma göre :PPPPP
Sana da güzel bir akşam dilerim...

papagangibi dedi ki...

Çok tatlı bir kedi. İnsan kıyamaz onu aç bırakmaya ama ayda bir dayanacak artık :)
sevgiler

MeRaiL dedi ki...

Kediler askina bu tam bir yumakkk.
Ve yeni yilin kutlu olsun, umarim dilegin gibi bir yil olur.
Moskova'dan sevgiler

Berceste dedi ki...

Ay ne seker bir pisicik bu, cok gecmis olsun. Bol mamali ve saglikli gunler sana miniscik.

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails